Hayat dersleri genelde en garip yerlerde öğrenilir. Bazen bir kitap okursunuz ve karakterlerle empati kurarsınız, bir film izlersiniz ve senaryoya kendinizi kaptırırsınız, ve çoğu zaman karakterlerin hatalarından ve hareketlerinden, deneyimler elde edersiniz. Önemli hayat dersleri öğrenebileceğiniz en iyi yerlerden biri de, video oyunlarıdır.
Bu durum, herhangi bir dönemin en iyi oyunlarındaki kışkırtıcı ve sorgulanabilir durumlarda verdiğiniz kararlar ile karşı karşıya kalmanız ile sonuçlanır. Oyunlar genelde sevgi ve kayıp, kahramanlık ve fedakarlık, güzellik ve yıkım, gibi duygusal durum çeşitliliklerinden faydalanıp, sizi farklı koşullanmalara iter. Bu sayede size aynı duyguları hissettirip, karar mekanizmanızı devreye sokmuş olur ve verdiğiniz her karar sizin için bir yaşam tecrübesi niteliğindedir.
İşte size hayat dersleri öğrenebileceğiniz 5 video oyunu.
5. Bioshock Infinite – İnanç İlkelerinin Potansiyeli
Bioshock Infinite, ağır bir şekilde inanç mezheplerine ve ütopik bir idealist düşünce bakış açısına sahip tema barındırıyor. Columbia adlı şehrin insanlarının fikirlerini, rüyalarını ve hayallerini, korku, ceza ve nefret gibi duygularını, Bioshock oyununda yaşıyorsunuz. Ve şuanki dünyamızın inançlardan dolayı yapılan ayrımlarına deyinen bir hikayesi var.
Öncü olarak, Infinite bütün inanç gruplarına kinayeli mesajlar gönderiyor. Tolerans, aşk, barış ve kommunist bakış açısı, çoğu erkek ve kadının prensiplerinin köşe taşları niteliğinde değerleridir.
Bioshock Infinite, oyuncuları Columbia’daki kültürel hassaslığa ve inanç çeşitliliğin getirdiği sonuçlara empati yapmaya ve kimin iyi kimin kötü olduğuna karar vermeye davet ediyor.
4. Super Mario Bros. – Hatalarınızdan Birşeyler Öğrenin ve Asla Pes Etmeyin
Mario, çok köklü bir geçmişe sahip olan ve genelde her oyuncunun, oyunculuk hikayesinin başlangıcı olarak kabul edilen ve bilinen bir oyun. Seri, oyun tarihinin ve türlerinin en başarılısı olarak kabul ediliyor. Olay şu, yeniden deneme şansı.
Senelerce süren Mario çılgınlığından sonra, oyuncuların düştükten sonra kalkıp, tekrar deneyebilmesi bir sır olmaktan çıktı. Bu “can” prensibi, oyunculara belli bir sayıda tekrar deneme imkanı sunuyor. Belli bir görev için, birden çok hakkınız oluyor ve tekrar tekrar deneyebiliyorsunuz. Başarısızlık hayatın ayrılmaz bir parçası. Bu Mario’da başarısız olan bir oyuncu, gerçek hayatta da başarısız olacak demek anlamına gelmiyor elbette. Mario sadece size kendi hatalarınızdan birşeyler öğrenip, bir sonraki denemenizde aynı hataları yapmamanızı öğretiyor.
3. Elder Scrolls: Skyrim – Politik Organizasyonlar ve Saklı Gerçekler
Elder Scroll serisi, hikaye anlatımında en başarılı oyunlardan birisi. Sizden bağımsız bir dünya, geçmişleri ayrı ayrı tasarlanmış ilginç karakterler, bir savaş hikayesi, fetih ve çatışma. Elder Scroll’ün hikaye anlatımı, Skyrim’deki bir sivil savaşı en ince detaylarıyla anlatarak kendini kanıtlıyor.
Oyuncular bir sivil savaşın ortasında kalıp, Stormcloaks veya Imperials arasındaki çatışmanın arasında kalıyor. Hikaye her perspektiften ayrı devam ederken, ya kendinize yönelik yatırımlar yapıyorsunuz, ya da seçtiğiniz bir tarafa yönelik.
Skyrim aslında size, sivil savaşın arkasında yaşanan zararları öğretiyor. Verdiğiniz her karar, ileride karşınıza farklı sonuçlarla çıkabilir, yaptığınız bir hata sizi bulup bunu ödetebilir. Size pişmanlığı en çok yaşatabilecek oyunlardan birisi de budur belki de. Çünkü anlık kararlar vermeniz gerekebiliyor ve hata yapmanız çok muhtemel.
2. The Last Of Us – Aşk, Güç ve Yol Arkadaşı
Naughty Dog’un ustalık işlerinden birisi olan bu oyun, mükemmel seslendirme ve oyuncuyu çok yakında tutma özelliğine sahip. Neredeyse size, kendi kız kardeşinizin elinden tutup Pittburgh sokaklarında onu hayatta tutma çabasını yaşatıyor. Bazen yalnızlık, bazen korku ve bazen heyecan yaşıyorsunuz.
Joel ve Ellie arasındaki duygusal bağ, çoğu zaman çok kalp kıran nitelikte olabiliyor. Kızını kaybetmenin verdiği acıyı atlatamamış olan Joel, Sarah sayesinde tekrar sevgi, bağlılık ve koruma gibi içgüdülerini geri kazanıyor. Çok etkileyici bir trajedi yaşatan Last of Us, size duygularınızın kalabalığı arasında karar verme ve bunları atlatma gücünü nasıl elde edebileceğinizi gösteriyor.
1. Red Dead Redemption – Bir Adam Gerçekten Günahlarından Kaçabilir mi?
Onur, sadakat ve intikam, bu duygular âhlak pusulası görevi görüyor bazen. Fakat bir tema bunların arasından sıyrılıp, oyuncuya kendi hayatlarında da sık sık yaşayacakları bir bilgelik barındırıyor. Redemption, yani “Kefaret”.
John Marston, kaçak bir hayattan çekilip alınmış ve Bureau adı altında soruşturma işine zorlanmıştır. Af karşılığında, kendi adamlarını avlamaya zorlanarak oyuna başlıyorsunuz.
Başlangıç oyuncu için çok ağır bir durum içerebilir. Hatıralar ve arkadaşlıklarınızı unutup, affedilmek için zorlandığınız görevi yapmalısınız. Marston’un hikayesi, yaptığı anlaşmayı yerine getirme üzerine kurulu. Karakter sonradan ihanete uğruyor, Bureau Marston’u kendi evinde öldürüyor. Çok ağır bir son.
Bir kefaret ve ihanet temalı hikayeye sahip bir oyun oynadığınızda, ne düşünürsünüz ? Yorum kısmında bizimle paylaşın.